Kızıl Damga, bir kadının utancının ve içinde yaşadığı Püriten toplumunda maruz kaldığı zulmün trajik öyküsüdür.
New England'a yerleşenlerden biri olan Hester Prynne, orta yaşlı bir İngiliz bilgini olan ve kendisine, bir süre sonra geleceğini söylemiş olan kocasını iki yıl boyunca bekler. Adam döndüğünde, karısını kucağında bir bebekle, teşhir iskelesinde bulur. Genç kadın, işlediği zina suçunun cezası olarak, göğsüne işlenmiş bir 'A' harfi taşımaya mahkûm edilmiş ve sonucunda kendisini hor gören komşuları tarafından tümüyle dışlanmıştır. Hem kocasının hem de sevgilisinin kimliklerini gizli tutmaya yeminli olan Hester, yardımseverliğiyle yavaş yavaş toplumun saygısını kazanmaya başlar. Hester Prynne'in gücünün, aynı zamanda suç sayılan günahıylayüzleşirken onu tek başına bırakan adamın korkaklığı ve ahlâki zayıflığının tezatlığı, etkileyici olduğu kadar üzücü de olan bir sonla çarpıcı bir biçimde gözler önüne seriliyor.